Uzay sonsuz bir boşluktur ve bilinen uzayda var olan her nesnenin bir çekim kuvveti vardır. İnsanlar da dahil olmak üzere, kütleye sahip olan her nesne çekim kuvveti yaratmaktadır. Bu çekim kuvveti ise, kütlenin gezegen boyutlarında olduğu durumlarda yer çekimine dönüşür. Yani kendinden küçük olan her şeyi kendine doğru çeker.
Dünya’da Yer Çekimi Nasıl Oluşur?
Yer çekimi etkisine sahip her kütle, diğer kütleleri kendine doğru çeker. Güneş’in kütlesi, Dünya’nın kütlesinden milyarlarca ton daha fazladır ve bu sebeple Dünya, Güneş yıldızının çekim etkisine maruz kalır. Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönmesi gece gündüz oluşumundan başka bir şeye daha etki eder; yörüngede kalmaya. Güneş’in çekim kuvvetine maruz kalan Dünya, Güneş’e doğru çekilirken doğrusal bir yol kullanmaz. Yani Doğrudan Güneş’e ilerlemez. Bunun sebebi de Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönüşüdür. Gece ve gündüz döngüsünü sağlayan bu dönüş aynı zamanda gezegenin Güneş etrafında yörüngesel bir dönüş oluşturmasına sebep olur. Bu dönüş mevsim oluşumunun temel sebebidir. Dünya kendi ekseni etrafında dönerken aynı zamanda dışa doğru bir hareket eğilimi gösterir ve Güneş’in çekim kuvvetinden dolayı uzaklaşamaz, bu sayede Güneş etrafında tam tur dönüş gerçekleşir.
Dünyanın bu dönüş etkileri, kendi içinde bir yer çekimini etkisi yaratmasına sebep olur. Böylece kendi yörüngesini yaratır ve kütlesi, kendi kütlesinden düşük olan her nesneyi kendine doğru çeker. Buna yer çekimi etkisi denir.
Meteorlar Dünya’nın Çekimine Nasıl Girer?
Meteorlar, temelde uzay boşluğunda sürüklenen, üzerinde herhangi bir moleküler gelişimin bulunamadığı kaya parçalarıdır. Boyutları gezegen boyutunda değildir ve bu yüzden düşük kütle ağırlıklarına sahiptirler. Düşük kütle ağırlıklarından dolayı herhangi bir gezegen ya da yıldızın çekim kuvvetine karşı koyamazlar ve kendilerine ait bir çekim kuvveti oluşturamazlar. Çekim kuvveti oluşturamadıkları için herhangi bir gaz birikimi yapamazlar ve atmosferleri oluşmaz. Bu sebeple meteorlar üzerlerinde herhangi bir moleküler tepkime mümkün değildir (yaşam hiçbir zaman mümkün olmayacaktır).
Kendi çekim kuvvetine sahip olmayan bu kaya parçaları, uzay boşluğunun da sonsuza kadar sürüklenirler ve zaman zaman diğer gezegen ve yıldızların çekim kuvvetlerine maruz kalırlar. Maruz kaldıkları bu çekim kuvveti etkisiyle sürat kazanmaları da mümkündür. Hiç bir yıldız ya da gezegene çarpmadan çekim kuvvetinden çıkmayı başaran meteorlar, yıldız sistemleri arasında da gezintiye çıkabilirler.
Diğer yıldız ve gezegenlerin çekim kuvvetine maruz kalarak ilerleyen bir meteor Dünya’ya kadar ulaşabilir. Dünya’nın yörüngesine girmeyi başardığında, kendi ekseninde dönüş gerçekleştirmediği için ya da bir merkezi çekim kuvveti oluşturmadığı için yörüngeye oturmak yerine Dünya’nın çekim kuvvetine kapılarak yeryüzüne doğru bir düşme gerçekleştirebilir.
Meteorlar Dünya’ya Çarpar mı?
Astronomi bilimine göre Dünya’ya sürekli meteor çarpıyor. Bunu hissetmememizin temel nedeni ise atmosfere sahip olmamız. Yer çekimine sahip olan tüm gezegenler gibi Dünya’nın da bir atmosferi olur ve burada gazlar serbest halde dolaşırlar. Bir meteor, Dünya atmosferine girip düşmeye başladığında, gazların oluşturduğu dirençle sürtünme kuvveti başlar. Filmlerde görülen yanmanın temel sebebi bu sürtünme kuvvetidir. Meteorlar yeryüzüne düşene kadar sürtünme kuvveti onları parçalayarak etkisiz hale getirir. Bazen tamamen toz, bazen ise küçük taşlar şeklinde Dünya’nın yüzeyine düşerler.